UYGULANMAKTA OLAN PARA VE KUR POLİTİKALARI VE ETKİLERİNİN TÜRKİYE EKONOMİSİ AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ


Özet Görüntüleme: 66 / PDF İndirme: 32

Yazarlar

  • Yağmur AKARSU Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Gökçeada Meslek Yüksekokulu
  • Nur DİLBAZ ALACAHAN Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Biga Uygulamalı Bilimler Fakültesi

DOI:

https://doi.org/10.31568/atlas.310

Anahtar Kelimeler:

Para Politikası, Kur Politikası, Türkiye

Özet

Aralık 1999 günü açıklanan 2000-02 tarihleri arasında uygulanması beklenen Dezenflasyon Programı Temmuz 1998’de IMF ile imzalanmış bulunan Yakın İzleme Antlaşması’nın bir devamıdır. Programın amacı 2000 yılı sonunda %25 olan enflasyonu, 2002 yılında %7’ye düşürmek, reel faiz oranlarını makul düzeylere indirmek, ekonominin büyüme potansiyelini arttırmak ve ekonominin kaynaklarının etkin ve adil dağılımını sağlamaktır. Türkiye ekonomisini etkileyen 2001 krizi ve ardından uygulanmaya konulan istikrar programları nedeni ile ekonomik yapı büyük değişime uğramıştır. Şubat 2001 Krizi’nin olumsuz etkilerini hafifletmek için IMF ve Dünya Bankası desteğiyle “Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı” uygulanmıştır. Bu programı 2000 İstikrar Programı’ndan ayıran en büyük özellik esnek kur rejimi ile enflasyon hedeflemesi politikası üzerine kurulu olmasıdır. Bu program ile devlette saydamlığın artması, ekonomideki etkinlik ve verimliliğin artarak rekabetin artması, finansal sektörün yeniden yapılandırılması amaçlanmıştır. 2001 Krizi’nin ardından uygulanan VIII. IX. ve uygulanmakta olan X. Beş Yıllık Kalkınma Planlarının temel hedefi ise enflasyonun AB kriterlerine uygun olmasıdır. Bu hedeflere ulaşmak için kriz sonrası yüksek faiz-düşük kur politikasını uygulamaya koymuştur. TCMB uyguladığı politikalar ile gelişmiş ekonomilerin üretim seviyesine ulaşmayı amaçlamaktadır. Uygulanan politikalar ile Türkiye istenilen büyüme oranlarına belli dönemlerde ulaşmıştır. Ancak dünya konjonktüründen kaynaklanan dalgalanmalar her ülke gibi Türkiye’yi de etkilemektedir. Türkiye’nin ilk olarak üstünlük sağlayabileceği tarım ve hizmet sektörüne öncelik verilmesi ve sanayi sektörüne ağırlık verilerek katma değeri yüksek malların üretiminin arttırılması gerekmektedir. Bu da ancak bilgi ve teknoloji seviyesinin yükseltilmesi ile mümkün olacaktır. Türkiye’nin teknoloji seviyesini arttırması yeni üretim modellerini geliştirmesi Türkiye’deki işsizlik oranlarının azalmasına, refah seviyesinin ve verimliliğin artmasına bununla birlikte dış piyasalar ile rekabet edebilecek seviyeye gelmesine olanak sağlayacaktır.

İndir

Yayınlanmış

2019-04-15

Nasıl Atıf Yapılır

AKARSU, Y., & DİLBAZ ALACAHAN, N. (2019). UYGULANMAKTA OLAN PARA VE KUR POLİTİKALARI VE ETKİLERİNİN TÜRKİYE EKONOMİSİ AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ. Atlas Journal, 5(18), 228–234. https://doi.org/10.31568/atlas.310

Sayı

Bölüm

Makaleler