EURİPİDES’İN KADINLARI- BİR TRAGEDYA ŞAİRİNİN KALEMİNDEN “SOPHROSYNE” KAVRAM


DOI:
https://doi.org/10.31568/atlas.641Anahtar Kelimeler:
Sophrosyne, Euripides, Andromakhe, AlkestisÖzet
Dilimize basitçe “öz denetim”, “ölçülülük” veya “ılımlılık” olarak aktarabileceğimiz “sophrosyne”, Eski Yunan’ın belli başlı erdemlerinden biridir. Aralarında Platon ve Aristoteles’in de yer aldığı birden çok filozof tarafından irdelenen bu çok yönlü kavramla, çağın yazın bilim ustalarının günümüze ulaşan eserlerinde de karşılaşıyoruz. Homeros’un “İlyada”sında, Agamemnon, Akhilleus’un savaş tutsağı olan güzel Briseis’e göz koyduğunda, küstahlık etmiş, ölçüsüz davranmıştır. “Odysseia”da ise Penelope, bu kavramı, sağduyulu bağlamında kullanır. Öte yandan ağıt şairi Theognis’e göre, Sophrosyne, bir tanrıçaydı. “Sophrosyne” kavramıyla, Klasik Çağ Atina’sının üç büyük tragedya şairi olan Aiskhylos, Sophokles ve Euripides’in sahne eserlerinde de karşılaşırız. Aiskhylos’ta “sophrosyne”, ağırlıklı olarak üst- ast ilişkisi bağlamında kullanılır. Aynı durum Sophokles’te de söz konusudur. Ne var ki yetkeye itaat, onun dik başlı karakterleri için başlı başına bir sorundur. Euripides’e gelince, o, “sophrosyne” kavramını, öncellerinden çok daha geniş anlamda kullanır. Yanı sıra onun eserleri, “kadına özgü bir erdem olarak sophrosyne”ye dair önemli bilgiler sunar. Biz bu çalışmada, Euripides’in, isimlerini kadın karakterlerden alan belli başlı tragedyalarını irdeleyecek ve şairin, “sophrosyne”yi hangi anlamlarda kadınlara özgü bir erdem olarak nitelendirdiğini ortaya koyacağız.
İndir
Yayınlanmış
Nasıl Atıf Yapılır
Sayı
Bölüm
Lisans

Bu çalışma Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License ile lisanslanmıştır.